Bilgisayar okuryazarlığından sonra gündeme gelen dijital okuryazarlık kavramı 90’ların sonlarına doğru ortaya çıkmıştır. Bu kavram, dijital ortamları etkili bir şekilde kullanmaktan bahseder. 

Günümüzde hemen herkes gibi bilgisayar, akıllı telefon, tablet vb. kullanıyoruz. Hatta televizyonların bile akıllısı çıktı. Peki biz bu cihazları etkili bir şekilde kullanabiliyor muyuz? Ya da gerçekten kullanmayı biliyor muyuz?

Bunu şöyle ele alalım. Yemek yapmayı bilen x kişisi ve bir aşçı düşünelim. İkisi de yemek yapıyor elbette fakat aşçı yemek yapmak konusunda kısa yolları biliyor, o yemeği nasıl tatlandıracağını en az 5 farklı yoldan biliyor ya da o yemeğin yanında hangi şarap tercih edilmelidir bunu da biliyor. Fakat yalnızca yemek yapmayı bilen x kişisi malzemeleri birbirine karıştırarak yenebilecek lezzetli bir şey elde ediyor. Belki yemek yaparken 30 dakika harcayabilecekken bir şef olmadığı için 1 hatta 1,5 saatini harcıyor.

İşte dijital okuryazarlık da böyledir. Dijital okuryazar kişi bir arama yaparken kelimeleri doğru bir şekilde seçmeyi bilir. Veya hangi kaynağı nasıl kullanacağını bilir. Yani kısaca dijital bir ortamda nasıl yaşaması gerektiğine hakimdir. 

3 Responses

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir